20100109

CENNET&CEHENNEM / İLAHİNNAS

Konu şu: İLAHİNNAS bundan sonraki konumuz olacak.
 
Neleri inceleyeceğiz? İLAHİNNAS olmakla bizlerin neden cin/şeytan ve melekten FARKIMIZ olduğunu... DÖRT işlemin NEDEN sadece insanlar tarafından ve İlahinnas izniyle yapıldığını göreceğiz. O zaman "Kul hüvallahü Ehad" ayetini anlamış olacağız.
 
Bir tekrar: Allah adları dört direktir: ALLAH, EHAD, EVVEL ve ilahinnas direği...

İlk üçünün MATEMATİĞİ Elif kez elif +1 yüzünden İMKANSIZDIR. Yani Allah birdir, El evvel olduğundan bir'dir, Ehad olduğundan bir'dir...

Ama İlahinnnas olunca iş değişiyor: Bize dört işlem yapma imtiyazını veriyor. MELEKLERE VERMİYOR (anlatmıştım). ŞEYTAN ve CİN gibi çok zeki yaratıklara da bunu vermiyor.
 
Cinler SAYI saymayı bilmez! Evet şaşırdınız mı? Onların TABLOLARI ve psi-trailingleri vardır. Bu sayede SAYARMIŞ gibi yaparlar ama çarpım tablosunu falan bilmezler.

Kedi ve köpekleri düşünün: Kimi 12 yavru yapabiliyor. Anne kedi/köpek, tüm çocuklarını TEK TEK arıyor, sayıyor GİBİ... Bulamazsa, çeşitli sesler çıkararak, yanıt bekleyip, o sese gidiyor. Yani kayıp veledini buluyor. Kedi ve köpek SAYMAYI biliyor mu? ??? Pekiyi nasıl sayıyor GİBİmsimtrak?

<> saymayı bilmiyor, yavrularını tek tek tanıyor
<> kıyaslama mı yapıyor

Mümkün değil!

<> bir şeye göre

Evet bir şey göre...
Bu iki şeyi YUKARIDA anlattım: Bir tabloya göre dedim.
 
Cinler nasıl KABİLe oluşturuyor?
Buna bir bakalım: İlk verimiz şu: Cinlerde biyolojik ırklar yoktur. HIZINA göre R E N K alıyor ve bu renge bağlıdır. Cinlerin ışık hızının %90 ila % 99'u arasında DEĞİŞEN hızları vardır. (İnsanlar hep aynıdır.) Dolayısıyla ışığın hıza göre kayması olan RENK cebirine bağlıdırlar. Yani Kırmızı (Ahmer) olan cin tayfası mor (Ebyad) olandan DAHA yavaştır ve aralarına (Hızır ile Deccal'inki kadar) bir ASENKRONİZE zaman farkı girmektedir.

Tam yüzde-yüz giden ise ŞEYTAN'lardır. (Nötrino akımları ve katlı bozonlar). Bu bakımdan hiç bir CİN şeytan'a ve hiçbir şeytan da cin'e somut (yumruk atma, kick gibi) etki edemez. Etki mekanizması Kur'an'da bellidir: VESVESE... Vesvese denen kuruntu (boş etki, etkisiz etki) dışında aralarında etkileşemezler.

Pekiyi "İçimizdeki beyinsiz=şeytan" diye Cin suresinde geçen şeytan nasıl etkiledi? Cinleri nasıl etkiledi de beyinsiz olduğuna ve kandırıldıklarına kanaat getirdiler? ??? Nasıl oldu? İBLİS olmadan önceki ve "CİN"den olan şeytandan söz ediyorum.

Ayet resmen İblis'in CİNLERDEN olduğunu söylüyor. Cin suresindeki BEYİNSİZ kimdir? Ayet lütfen! (Kur'an'a emek verirseniz, Kur'an da size NUR olarak emek verecektir.)

<> 72/4. Doğrusu, bizim beyinsiz, Allah hakkında saçma lakırdı ediyormuş.
<> 72/5. Halbuki biz, gerek insanlar gerekse cinler Allah hakkında asla yalan söylemezler, sanmıştık.
<> 72/6. Şu da gerçek ki, insanlardan bazı kimseler, cinlerden bazı kimselere sığınırlardı da, onların taşkınlıklarını arttırırlardı.

Şimdi 4 milyar yıl önceye dönelim: Dünya ateştop kıvamında...
Cinlerin sayısı trilyonları buluyor. “Benim ARZ'ım g e n i ş t i r " ayeti uyarınca, bu dünyaya tüm farklı hızlarda = farklı zamanlarda tüm cinler rahatlıkla sığıyor. 100 bin peygamber öldürecek kadar azgınlaşıyorlar.

Günün birinde bir CİN anne ve babadan, erkek tipinde fakat "erkekliği" olmayan, efemine-kibar bir cin doğuyor. Yeryüzünde cinlerin bir kısmının başına geçiyor! Bu cinlerin % 80'inini oluşturan sayıda düşmanları var demektir. Ama azınlık çoğunluğu yeniyor.
 
Bu "CİNSSİZ CİN" yeryüzünü fesaddan -kurtarıyor. KURTARICI! Ve meleklerin tümü bu İYİ CİN için, kurtarıcı için "CENNETE alınmasını" dua ediyorlar.

Cinnin veda mesajında şu var: "BEN ALLAH'ın cennetine haznedarı olarak ve AZAZİL (azazeel) adıyla gidiyorum. Allah hakkında sizlere asla yalan söylemem. Yeryüzünde kalan benim ordularım sizler yeryüzünü ALLAH için yeniden bina ediniz. Allah bir'dir, tektir ve (Allah hakkında tüm doğruları -GERÇEK doğruları- sıralıyor.) Allah beni yanına almakla ödüllendiriyor."

Azazil, (İdris gibi) öldürülmeden öldürülerek, Cennet'e alınıyor. Sonrasını biliyorsunuz. Ve artık İBLİS olarak kovuluyor. Yeniden yeryüzüne geliyor. Tüm CİNLERİNİ ayaklandırıyor. "Ben size Allah hakkında hiç yalan söylemem" demedim mi?

Evet zamanında İSBAT etmiş, Allah eri olarak çalışmış. (Zülkarneyn de dileseydi, tüm yolculuklarında KATİL olabilirdi ama istemedi. Bu cin ise VAHŞETLE kesti-biçti ve ona DİLERSE verilmiş bir imtiyazdı. Bu imtiyazı kötüye kullandı.) İBLİS'e (eski Azazil'e) tüm cinler ELBETTE inandılar.

Ama bir çoğu itiraz da etti: "İyi ama insanlar Allah hakkında YALAN söylüyorlar, biz çoooook duyuyoruz!"

İblis kesin konuştu: "Böyle düşünen DİNDEN çıkar ve cehennemi boylar. Ben size ÖNCE'den de YALAN h i ç söyledim mi? Beni Allah gönderdi, çünkü sizden yeniden azmışlar var, onları öldüreceğim!"

Cinler korktular : "Pekala sen ve insanlar hiç yalan söylemezler!" dediler. Bu da KANUN olarak yazıldı... Ne zamana kadar? CİN SURESİ inene kadar! Yeniden o bölümü paste yapar mısınız?
 
<> 72/4. Doğrusu, bizim beyinsiz, Allah hakkında saçma lakırdı ediyormuş.
<> 72/5. Halbuki biz, gerek insanlar gerekse cinler Allah hakkında asla yalan söylemezler, sanmıştık.
<> 72/6. Şu da gerçek ki, insanlardan bazı kimseler, cinlerden bazı kimselere sığınırlardı da, onların taşkınlıklarını arttırırlardı.

<> Sonsuz azap konusunda: İnsanlardan ve cinlerden çoğunun cehenneme girmesi hakkında... Şu kısacık hayatlarında yaptıklarından ötürü sonsuza kadar orada kalacak olmaları adil mi?

En başa dönelim: Allah bilinmeyi istedi. Ve orada GERÇEK/REEL bir yaşamda (Burası hologram, orası gerçek yaşam veya burası AYNA orası aynaya poz veren GERÇEK KİŞİLER) biz SINAV olduk.
 
Bizleri CENNET ve CEHENNEME;
Cennete kalıcı (şeytan hariç),
Cehenneme:
1. Geçici,
2. Devamlı olarak bizleri AYIRDI!.

Oraya GİTTİK ve orayı GÖRDÜK ve ORALARA girdik. İtiraz ettik? NEDEN ???? Ben ne yaptım????? Mesela Şeytan da bu soruyu sordu: "BEN NE YAPTIM???"

“Ey İblis seni melek durumuna çıkardım, sonra oradan kendini kovdurttun. Orada bana kafa tuttun ve BAĞIŞLANMAYI istemedin!”

“Bunun yerine BANA CEHENNEMİ ver, çünkü ben bu cenneti değil, Ademoğlu nesillerinden İNTİKAM da İNTİKAM istiyorum.”

“Benim cennetim senin vereceğin İNTİKAM olacaktır, beni ebedi Siccin'e kapasan bile, ben burayı gördüm ve Cennet'ten daha çok sevdim."

Allah İblis'e BUNLARI söyleyeCEKini bildirdi.
 
İblis henüz HAM halde!
“Ya Rabbi, ben bu dediklerinin hiç birini bilmiyorum.
Melek olmak ne demek,
kovulmak ne demek?
İntikam ne demek?
İntikam almak ne demek?
Kafa tutmak ne demek?
Bağışlanmayı reddetmek ne demek?
Siccin ne demek, orayı sevmek ne demek?
EBEDİ cehennemi istemek ne demek?
Ya rabbi ben bunların HİÇBİRİNİ henüz bilmiyorum.
(Yeni doğan bir bebeğe sorunuz o da bilmeyecektir)
Hiçbir fikrim yok.
Sen beni SORUMLU olmadığım
ve hiç bilmediğim bir şeylerden dolayı mahkum ediyorsun?
Sen adalet sahibi değil misin?”
diyor Allah'a!
 
Hepimiz de öyle dedik.

"BUYRUN size UNUTTURACAĞIM ilk nefeste, ve hatırlatacağım SON NEFESTE... Hatırlayıp bana RÜCU edecek BURAYA huzuruma YENİDEN döneceksiniz. Bu kez şahitleriniz ve hesap defterleriniz (kayıt eden kameralar vb) de olacak. İnkar ederseniz, organlarınız tüm kuantlarınız DOĞRUYU söyleyecek. Ve sizler bu İMTİHANDA kalıcı (hulül vade) veya Cehennemde geçici olarak SİZ YÜKLENDİĞİNİZ BİLET ile kendi mevkilerinizi seçeceksiniz. Cehenneme ATEŞ koymayacağım, SİZ getirecek, siz tutuşturacak ve getirdiğinizin içine oturarak, kendi kendinizi yakacaksınız. İster EBEDİ (münafıklar ve Şeytanlar) ister geçici (Ehli kitab vb).”

Bu cehennemde cinler ve insanlardan ezici çoğunluk kalacaktır.

(Ayetten çıkarsayalım: "Cehenneme o gün sorarız: Doldun mu? Der ki Cehennem "Daha var mı?" Bu ayet uyarınca EZİCİ çoğunluktan söz ediyorum.)

<> 50/30 O gün cehenneme: "Doldun mu?" deriz. O ise: "Daha yok mu?" der.

Azap bizim hayırsız hasenatımızdır. Yakıtımızdır.
BİZ istedik böyle oldu.
Allah sadece bizleri DÜNYA yaşamına göndererek, kendimizi kendimize ŞAHİT tutup, neler yaptığımızı bilmek istememize OLUR dedi.
 
Ben Selam ve selam diye namazdan çıkınca, ettiğim duadan size söz etmeliyim:
 
Allah'ım benim nefsimi sonsuzda-bir nefsi cüziyye gibi yapma.
Rabbimiz bütün HANİF nefisleri NEFSİ KÜLLİ yap lütfen.
Birimizin duası ötekinin de olsun!
Allah'ım sen her işi kolaylaştırıcı, her çözümü en kısa yoldan sevdiricisin.
Rabbimiz, benim ettiğim tüm dualarımı, CANDAŞLARIM için b a ş t a n bir daha yine/yeniden tahsis edip kabul et!
Allah'ım şimdiye kadar hangi duamı KABUL ettin ise, aynısını Candaşlarıma istiyorum.
Resulullah "İlla da ümmetim" demiş mi bilemem ama,
Kur'an'ın diyor ki "İlla da İbrahim MİLLETİ".
Yararabbi bu İBRAHİM MİLLETİNİN hunefa  candaşlarını
İBRAHİM duasını kabul ettiğin kabul eder misin lütfen!
Ey niyazlarımıza MUCİB olan Rabbimiz!
Bütün candaşlarımı İbrahim'in dostu ve kendi dostun yapar mısın?
Lütfen ey latif! İbrahim milletinin Allah dostu olmasına sıratel müstükiym'i kurar mısın?
Ey Hadii, bizi hidayetinden; Ey Hami bizi Hamiyetinden İbrahim kadar nasiplendir.
Tekabbel Al-Allah/Amin!
Namazda girerken FELAK'ı, kade'de ise NAS suresini okudum.
(Fatiha'yı okumadım, suç değil: Fetiha açılış değil.)
 
Nas suresini okurken o mini saniyeciklerde yaşadıklarım şunlardı: Kul euzü birabbinnasi. Kul (anlatacağım sonra). Euzü besmele ve Bİ (bismillah'ın Bİ'si). Yani gizli besmeleyi İDRAK ettim. Ve gizli euzü besmeleyi... Sonra  RABBİN NASİ... MELİKİNNASİ... İLAHİNNASİ...
 
Ve ikinci bölüm: Min şerril vesvasil hannasi! Elleziyuvesvisü fisudurunnasi. Minel Cinnet'i vennasi... Kaç kere NAS kelimesi geçiyor? (Bunların tamamı birer PARANTEZ aç kapadır)?

<> 5
<> (hanNAS ile 6)

Ve Allah'ın isimleri: RABB, MELİK, İLAH. ÜÇ isim neden? Neden İlahinnas Allah'ın adı da diğerleri değil? Yani bizim seçtiğimiz İSİM İLAHİNNAS oldu neden?
 
RABB Allah'ın 114 isminden+sıfatından biri olan HEM SIFAT(rububiyet) hem de İSİM'dir. Allah bu ismini tüm öteki ayetlerde RABBİL ALEMİN gibi kullanmıştır >>> Bu ayette Rabbin Nas=İnsanların Rabbi!

Allah Melik ismini hem tek hem tamlamalı (Malikül mülk gibi) kullanmıştır. (Malik ve Melik lakın ama aynı değildir. Melik KRAL demektir ama FAKİR kral da olabilir. MALİK ise serveti olandır.)
 
Ve Rabbimiz, heryerde AŞAĞILADIĞI ve şirk saydığı TANRI(İlah) kelimesini İLK KEZ KENDİNE kullanmıştır ayette... Örneğin "Başka ilahlar edindiler... "Getirin ilahlarınızı...." gibi. Ama burada İLAHİNNAS oluyor. Bunun için İlahinnas'ı ELİF ile yazılan DÖRT isminden biri kabullendik.
 
Rabb sıfattır da isimdir de! Neden böyle? Çünkü mesela Alak suresinde diyor ki: İkra BİSMİ RABBİ+ke.. Rabbinin ADIYLA oku! Rabb bu anlatımla hem SIFAT oluyor. Çünkü ayrıca BİSMİ >>> İsmi gerekiyor. Daha bir çok yerde var bu biliyorsunuz.

İsminin ALLAH olduğunu iniş sırasında 5. sure olan Hamdele (Fatiha) içinde İLK KEZ öğreniyoruz: "ElHamdül İLLAHİ >>> Allah'a Hamd!” Böylece Rabbin İSMİNİN ALLAH olduğunu o gün dünya tarihinde ilk kez idrak ediyoruz.
 
Daha önce Eloh/elaim/Alhi falan var ama A L L A H ismi yok.
Dikkat ediniz NAS suresinde de ALLAH adı yok!
Dikkat ediniz bir kere daha! OK?

<> Kur'an'la ilk kez duyuyoruz ancak daha önce ALLAH kullanılıyor. İnsanlar unutmuşlar kullanmıyorlar.

(Allah ismi, Elhamd AL ALLAHü ayetine kadar evren tarihinde HİÇ KULLANILMADI. İlk kez ve sadece bize duyuruldu.)

Şimdi bu NAS suresinin öteki yönlerine bakalım:
Öncelikle GİZLİ bir EUZÜ BESMELE VAR: Açarsak şöyle: Euzü bi Rabbinnasi....min şerril vesvasil HANNAS, elleziyuvesvisü fisudurunnasi minel cinneti vennas! Yani şeytan+şeytanlaşmış cin+Hannas'dan sığınmamızı istiyor Rabbimiz. Bu bir GİZLİ EUZÜ BESMELEDİR. Farkettiniz mi?
 
Asıl euzü besmele ise bunun BAŞINDA >>> Euzü BİLLAHİ mineşşeytanirraciym+bismillahi rahmanirrahiym"

Dikkat ediniz Nas suresinin BAŞINA Euzü besmeleyi getirdiğinizde, İKİ KERE ALLAH adını -içinde hiç geçmeyen NAS suresine de ekleyebiliyorsunuz! Farkettiniz mi?

<> ALLAH, ALLAH, RAHMAN, RAHİM, RAB, MELİK, İLAHİNNAS

Şimdi de başka bir açıdan yaklaşalım:
RABBİNNASİ >>> İNSANLARIN RABBİ (sıfat tamlamasıdır, ismi değildir, ismi RABB'dır), MELİKNNASİ (Sıfat tamlamasıdır, İSİM değildir, MELİK tek başına isimdir.) ama İLAHİNNASİ dendiğinde "İlah diye bir ismi olmadığından" İLAHİNNAS diye YEPYENİ ve gizli bir ismi olduğu ortaya çıkıyor mu? Farkettiniz mi? İLAH diye bir ismi yok. Ama bu tamlama ile SIFAT değil İSİM TAMLAMASI oluyor ve dolayısıyla İSİM OLUYOR! Onun için İlahinnas>>>>>> 114 isimden biridir.

Bir şey daha >>> İpucu >>> CİFİR analizinde, Hüve'deki ince H , Hannas'daki Ha ve (mesela Ahıret kelimesindeki) HI tek yazılır! İlahinnas’daki he ile HANNAS'daki H aynı sayılıyor. İki kez de VESVESE geçiyor: (Vesvasil ve yuvesvisü...)

<> "vesvas il(a)hinnas" ?

Bu da bir CİFR parantezi AÇ_KAPA anlamında.
 
Ve burada ŞEYTAN adı hiç geçmiyor: 
Minel Cinnet (Cinlerden veya Cann'dan) (CİNDEN diyor); Fi sudurin (Sadırlarına, NEFS'imizin İÇİNDEN BEDENİ alırsanız, kalan boşluğa, yani kirlian kuşatmasının çerçevelediği BEDEN boşluğuna SADIR deniyor. Sudur çoğulu.)..

Sadır (sadreke=Sadırındaki gibi) ayetlere MEALCİ ne anlam veriyor? Gögüs kafesi mi? İnşirah ile Sadrın genişlemesi ne demek? Feth genişlemedir. İnşirah nedir? (İnşirah suresi ilk ayeti anımsayınız.)
 
<> 1. Açıp genişletmedik mi senin göğsünü!

Açmak/Genişletmek ikisi de FETH (Allah'ın adı FETTAH >>> AÇAN'dır.) (Fatiha >>> Açılış gibi, Miftah anahtar/açkı gibi, Fatih=Fetheden gibi). Acaba sadır GÖĞÜS mü? İnşirah nasıl bir EYLEM?

SADIR iki türlü açılır:

1. ZAMANDA >>> KEHF SURESİNDEKİ S A D R 'da 309 yıl kalmak
2. MEKANDA >>> ALLAH'ın ZAMANDAN bağımsız açtığı MEKAN KEHFİ!

Birincide siz O SADRIN İÇİNDE 7 uyur gibi uyursunuz veya zaman  yolcusu gibi kaburga-omurga içinden doğarsınız. SİZ ORADASINIZDIR, orası (mağara diyelim) SİZİN İÇİNİZDE değildir. Siz mağaranın içindesiniz!

Ama "İnsan bir de dönüp kendi içine baksın" ayetindeki ipucu ile  SADR'ın içine girilmeden, içinizde bir sadr açılacağı, mağaranın SİZDE VAR edileceği ortaya çıkıyor. Bu farkı anladık mı?
 
Ve İNŞİRAH (neşr) nedir?

İÇ-DIŞ olmanızdır. Çorabı ters çevirmek gibi.. Bir yastık yüzü düşünün RESİMLİ olsun, onu tersyüz ediniz RESİM içeri gelecektir ve GÖRÜNMEZ/SAKLI 7 boyut içinde kalacaktır. O resim oradadır ama, GÖRÜNMESİ İÇİN, yeniden 11 boyutlu kuant tünelinden İÇ-DIŞ olması gerekiyor.
 
Bir resmi REDDETMEK demek değildir. Resim iç dış olmuştur hepsi bu! İşte inşirah, insanı kendi hacminin dışında başka bir SONSUZ hacme develope etmektir.

Fiziğe girelim: Evren noktasal, doğrusal, ve evren zarı denen yüzeysel DEĞİL idi! 11 boyutlu quantların bulunmasıyla, bu zarın yüzeyde (evren sheet'i, evren membranı olan zarın) TÜNEL BİÇİMİNDE  kıvrılması olduğunu İSBATLADIK. Yani ŞAHDAMARINDAN DAHA YAKIN Allah'ımız, bu saklı 7 boyut içinde! RESİM gibi görünmezlikte...
 
Şimdi biliyoruz ki maddenin temeli (proton nötron) üç kuarktan yapılmıştır. (Kararlı parçacıklardan söz ediyoruz.) Protonun ağırlığını ölçüyoruz ve diyoruz ki mesela 10, fakat üç kuarkın BAĞLANMA enerjisini ölçünce bunun 9 katı çıkıyor.
 
Yani proton KENDİNDEN 9 kat daha ağır?????????????????????????? İçi dışından büyük!!!!!

Çünkü: Tünelin UCUNDAKİ protondan söz ediyoruz 10 diye... Yani görünen, ölçülen proton bu. 4 boyutlu evrende gözlemlenen deneylenen proton bu... Pekiyi bunun BAĞ ENERJİSİ nerede? İşte o da 7 boyutlu TÜNEL içinde...
 
İNŞİRAH budur candaşlar! İçinizin dışınızdan büyük olması, 11 boyutlu GERÇEK ağırlığınızın, bilindik NEFS boşluğu olan 4 boyutlu ağırlıktan farkı!

Sizde/Resulullah'da bir SADR var. Kocaman bir sadr. NEFSİNDEN kendi ağırlığından büyük! En az 9 kez büyük! (Görünen ve görünmeyen madde oranı gibi.)
 
Şimdi bu sadrı biraz daha açalım.
Bunun için yardımınız gerekiyor:
"Mücrimler sanki gökyüzüne çekiliyormuş gibi can verirler" (Dış uzaya kaçarlar, içeri almayız günahkar olup da can vereni.), “Sanki göğüsleri(SADR) DARALIR”, “Omuzlarından bastırılmışçasına ve bir karadelik tekilliğine ÇEKİLMİŞÇESİNE”..
 
Ayeti hatırladınız mı? (Omuzlar yandan bastırılıp DARACIK bir iplik haline getiriliyor.) Çünkü KARADELİK (karakabir Siccin kapısı) onu yakalamıştır. İlliyyin kapısı=Akdelik 7 boyutlu >>> Hablilverid SADRINDADIR. Ayet lütfen!

<> 6/125. Allah, iyiye ve güzele götürmek istediğinin sadrını İslam'a açar (inşirah). Saptırmak dilediğinin de sadrını öylesine daraltıp tıkar ki, o, göğe yükseliyormuş gibi olur. Allah, iman etmeyenler üzerine pisliği işte böyle atıverir.

Bir de "Biz mücrimleri yani bu şekilde göğe alınanları tanırız, onları PERÇEMLERİNDEN ve TOPUKLARNDAN yakalar." (çeker uzatırız=Karadelik SİCCİN çekim durumu). PERÇEM-TOPUK (Bunun tersi kaburga-omurga). Ayet lütfen!

<> 55/41. Suçlular, yüzlerinden tanınır da yakalanırlar perçemlerinden ve ayaklarından.
 
Karadeliğe çekilen bir buçuk metrelik bir insanın boyu İPLİK gibi tekilliğe kadar 300 km uzar. Eni ise iplik gibi olur. Perçemi(tepesi) ile topuğu(dibi) arasındaki mesafe İPLİK gibi "Göğe=Karadelik tekilliğine" çekilir!

İşte bu durumda insan İNŞİRAH'ın tersi bir haldedir ve SADRI sıfıra daralmıştır. Sadrı falan yoktur. Burası SİCCİN tekillik ufkudur.
 
Bunun tersinde ise İLLİYYİN var:
Yani 11 boyutlu TÜNELİN İÇİ >>> VE/VEYA EVRENİN DIŞI Z SULTAN BOYUTU!
 
Şimdi siccin ve İlliyyin ile ilgili ayetlerden bir örnek verelim:
(Defterlerin Siccin'de oluşu gibi)

<> 83/7. Hayır, iş düşündükleri gibi değil! Rezilliğe batmışların kitabı, karanlık ve pis bir çukurun, Siccîn'in ta içindedir.
<> 83/8. Bildin mi siccin nedir?
<> 83/9. Rakamlandırılmış bir kitaptır o.

ve içeriği>>>PİSLİK!
ŞAHDAMARINDAN KAÇMANIN RESMİ ANLATIMIDIR BU!

Neden pislik >>> Çünkü CEHENNEM kapısıdır orası >>> ÇIPLAK TEKİLLİK'tir, GÖK YILANI'dır.. Cehennem TEMİZ olur mu? Kan, irin...

İyilerin defteri de illiyyin de...
(İliyyin >>> Ala kelimesiyle ilintili, yükselmek, inşirah ile bağlı/göğe çekilmek değil, HABLİLVERİD içine çekilmek anlamında.) İliyyin de Cennet kapısı temizliği ve kokuları.. Ayet lütfen!

<> 83/18. Hayır, sandıkları gibi değil! İyilik sergileyenlerin kitabı İlliyyûn'da, en yüce burçlardadır.
<> 83/19. İlliyyûn'un ne olduğunu sana anlatan nedir?
<> 83/20. Rakamlanmış bir kitaptır o.
<> 83/21. Yaklaştırılmış olanlar tanıklık ederler ona.

KİTAP ve RAKAM diyor?
KİTAP >>> World sheet, World membran (parşömen) ama bu TÜNEL biçiminde DÜRÜLÜNCE, dışında kalan 4 boyutlu uzay (Açılan boyutlar), içte kıvrılı kalan da açılmamış 7 GİZLİ boyut>>>>>HABLİLVERİD veya kuant tüneli içi...
 
Planck sabitinden küçük ve/veya evrenden daha büyük quantum wormholle'ları, mini nefhi surcuklar (Corn Hole) damar ağı. Süper uzay köpüğünü oluşturan doku. Gitmemiz gereken yer burası olmalı; SİCCİN değil.
 
Bizim evrenimiz devasa büyüktür ama BURADA böyle... Orada SONSUZ ADET bizim evrenimizden var. YANİ İNŞİRAH bölgesidir orası.. Bizim evren kendi NEFS'inin sonsuz katına kadar SADR'a sahip orada! Nasıl şifreler yerine oturuyor mu?

Allah ruhundan ÜFLEDİ ve bizim evren İNŞİRAH ile şişti. Allah'ımız İsa'ya iki kez inşirah etti: Ademe üflediğinden ve sonra İsa'ya kendi Ruhül kudüsünden üfleyerek.. Resulullah'a da benzer bir operasyon yapıldı: "Sadrı genişletildi!" Bu kutsal RUH'undan değil maalesef... Sanki Adem'e üflenene EK olarak bir devam gibi.. (Ne İsa ne Resulullah birbirinden üstün değillerdir, bu YARIŞ değil!)
 
Şimdi dönelim FİSÜDURUNNASİ...  Şeytan GİBİlerin, BİZE SADRIMIZI GENİŞLETSE bile, buraya doldurduğu VESVESEYİ anlatalım.
 
İnşirah'ı AKDELİK (Akdelik çekmez, hep yayar=İNŞİRAH eder, emisyon eder, asla karadelik gibi yutmaz.) genişlemesi diye düşünürseniz, bu İLLİYYUN etkisine KARŞI gelen SİCCİN karanlık pislik KARADELİĞİ var.
 
Madde KARADELİĞE YUTULUNCA, kendi yiter gider, bir sadrı yok olmuş iplik gibi çekilir gider. (Devenin iğne deliğinden geçmesi.) Ama buna karşılık KARADELİK buharlaşması vardır: NÖTRİNOlar inanılmaz bir yayın ile KARADELİKTEN kaçarlar.
 
O SADR'a (inşirah olsa bile O sadrı) vesvese ile doldururlar.
 
İnsan İLLA ki, şeytanın etkisinde devamlı kalacaktır: (İbrahim, Ben-sen, Resulullah vb) Haniflikte doruk noktaya gelin yine ve yeniden NEFSİNİZin boşalttığı yer olan SADR'a vesvese dolacaktır.

İşte Nas suresini namazda okurken BUNLARI bir kaç saniyede düşünerek (Allah'a kitlenerek) yaşadım. Birkaç saniyede EVREN TARİHİNİ okudum! Bakınız bu da BENİM İNŞİRAH'ım! Namazda mutlaka İNŞİRAH olup kendinizden BÜYÜK olmayı KİTLENEREK deneyiniz! Şefkatle tavsiye ederim! Şiddet yerine BARIŞÇI olarak ŞEFKAT ile dedim. Şiddetle tavsiye etmem ben! Şefkatle ve şevkat ile... Barış benim MAYAMda.

Anladık ki, İLAHİNNAS ismiyle Rabbimiz, İNSAN dışında hiçbir canlıya vermediği İMTİYAZI >>> MATEMATİK bilimini vermiş. Meleğin, Cinnin, Şeytanın bilmediği bir şey bu! Bakınız Siccin defterindeki SAYI olayına! O ayeti bir daha yazar mısınız?

<> 83/7. Hayır, iş düşündükleri gibi değil! Rezilliğe batmışların kitabı, karanlık ve pis bir çukurun, Siccîn'in ta içindedir.
<> 83/8. Bildin mi siccin nedir?
<> 83/9. Rakamlandırılmış bir kitaptır o.

RAKAM! NEDEN RAKAM! ???? :)

<> Dijital kayıt mı?

En başta öyle elbette: Allah İKİLİ rakam sistemi kullandırıyor.
Onu kaydeden Katip melekler değil mi? Günah ve sevabımızı yazıyor. Nasıl yazıyor, elindeki kritere göre; bu da GÜNAH'ın RESMİ (KEHF'İ GEOMETRİSİ) veya sevabın RESMİ; RESMİ çekiyor.

Sayıp dökmeyi bilmiyor. Muhasebe tutamıyor. Çünkü o salt TAKYON geometrisiyle ilgili. RAKAM bilgisi yok. Bakıp da anlayamıyor veya silip düzeltemiyor. O işi ALLAH yaptırtıyor, kendileri RAKAM BİLGİSİNDEN bihaber olduklarından defteri, mesela kötü emelli bir melek olarak-KULLANAMIYOR! Yani sadece defter tutuyor.
 
Sevabı günahı RAKAMLAYAN ALLAH!
 
Rakamdan anlamıyor MELEK! Çünkü İLAHİNNAS sadece bize verdi >>> RAKAM BİLGİSİNİ yani BİLİMİ sadece bizler rakam bilgisine bağlı olarak Fizik-kimya vb teoremlerini kurabiliyoruz. BUNU ANLADIK MI? Yoruldunuz mu?
 
İlahinnas ADI ile, Rabbimiz bize BİLİM yapma yeteneğini vermiştir. (Maymun, Cin, Şeytan ve Melek bunu yapamaz) Bunu anlamamız yeterlidir. O gün Allah "Meleklere ve iblise SECDE etmelerini" emretti. Melekler Secde etti! Onlar SAYMAYI (Kiramen katibin muhasebe yapmayı) öğrenirken; İBLİS ise hem kendi adına hem de mensubu olduğu TÜM CİNLER adına bir fırsatı kaçırdı: Allah Cinleri temsilen, Şeytan'ın secde etmemesi yüzünden İLAH İSMİNİ ö z e l l e ş t i r d i.
 
İLAH+in+NAS >>> İNSANLARIN İLAHI...
 
 
Hans Von AIBERG 

No comments:

Post a Comment