20100108

HIZIR / LEVHİ MAHFUZ

"Hiçbir nefis olmasın ki üzerinde bir gözetleyen(Hızır) olmasın"(Tarık suresi)
 
Vahy Allah'tan Levhi Mahfuza oradan Sidretül Münteha'ya (Cebrail'e) ve oradan da dünya semasına (Kadir gecesi inilen yer, buranın yönetici meleği MİKAİL'dir) oradan da RESULLERE iner...
 
Hızır'ın yeri Levhi Mahfuz olduğundan TÜM KİTAPLARIN orijinalini ŞAHİD olarak bilmektedir. Oraya Cebrail çıkamamaktadır. Levhi mahfuzdan Cebrail onu alıp Resulullah'ımıza indirmektedir.
 
 
Hızır Levhi Mahfuz'a ÇIKAN duaların tümüne operatördür. Yani Kaderi değiştirme fonksiyonlarını yerine getirir. (Kaderin değişmesi de KADERDİR bunu unutmayalım.) (Kader EN SONUNCU HALİYLE k a d e r d i r.)
 
> 14. Gerçek dua O'nadır. O'nun dışında yalvarıp durdukları ise onlara hiçbir şeyle cevap veremezler. Onlar olsa olsa ağzına su gelsin diye iki avucunu açana benzer ki, o, ona gelmez. Kâfirlerin duası hep bir sapıklık içindedir.
 
Şu anda yazılı kaderiniz HER AN DEĞİŞEBİLİR. Evlat istersiniz GELİR. Hayırlı evlat isterseniz belki elinizdeki HAYIRSIZ olabilecek evlat ÖLÜR; yerine hayırlı evlat gelir.  (Neyin HAYIR neyin ŞER olduğunu KULLAR bilemezler.) Bu şekilde KADERİNİZ değişir.
 
> LEVHİ MAHFUZ'u OKUMAK bizler için mümkün müdür? Mümkünse, buna ulaşmak için NE TAVSİYE edersiniz?
 
Levhi mahfuz sonsuz kez sonsuz kez sonsuz sayıda evrenlerinin tümünün en küçük parçacığına kadar her şeyin istisnasız yazıldığı ve sonsuz kez sonsuz kez sonsuz KUR'AN'ın indirildiği ANA KİTABIN ismidir.
 
Böyle bir kitaptan ŞEHİT olmadan söz ettirmezdi Allah'ımız.. Onun için Resullerinin tamamını topladı ve onlardan MİSAK aldı.
 
Misak peygamberi ikiydi:
 
1. Ölümlü kategoriden HIZIR
 
2. Ölümsüz Kategoriden YAHYA
 
Hızır ölene kadar Misal ELÇİSİ olarak bu görevi deruhte eder. Hızır'ın Deccal tarafından şehid edilmesinden sonra da YAHYA peygamber Levhi Mahfuz'un misakını
 
Levhi Mahfuz'un tanığı (Şimdilik Yahya değil, ama ileride devralacak görevini) Hızır'dır! Hızır ise Peygamberler peygamberidir. (Ayetteki Misak Resulü kelimesinden bunu anlıyoruz.) Ama ismen peygamber olduğu verilmez. Oysa Yahya ve İdris (ikisi de ölümsüzdür) ama peygamberlikleri tescil edilmiştir. Hızır ise bu peygamberlerin peygamberi konumundadır. (Yine de hiç bir elçi, diğerinden asla üstün değildir.)
 
Hızır'dan başkası LEVHİ MAHFUZ'u görmedi! Cebrail ve hatta Yahya da henüz görmedi. Ama bir TANIK illa ki gerekli... Bir misak gerekli...
 
Hızır, Cebrail'in yasak olduğu Sidre'nin üstüne gidebiliyor. Kürsi'nin altındaki sadece Zez-zağ arş katmanından (Tabanıdır) kendisine AYDINLATILAN bölümleri okuyabiliyor. Bunun sayesinde mesela gelip bir gemiyi deliyor, bir çocuğu öldürüyor bir duvarı düzeltiyor vb. Bunlar LEVHİ mahfuz'da yazılı olan ve o karanlığın içinde ışıyan (yani Hızır'a gösterilen, okutturulan) bölümlerdir.
 
Hızır Levhi Mahfuz'un tek tanığı ve okuyanıdır. O gelecekte 350 yıl sonra kadar vefat ettiğinde, görevi YAHYA alacak ve o da GÖRECEKTİR. (Daha önce hiç görmedi.)
 
> 3/81
 
Ayeti yazarak lütfen sevaba giriniz. Çünkü secde ayeti kadar önemlidir bu...
 
> 81 - Allah peygamberlerden şöyle söz almıştı: "Andolsun ki size kitab ve hikmet verdim, sonra yanınızda bulunan (kitaplar)ı doğrulayıcı bir peygamber geldiğinde ona muhakkak inanacak ve ona yardım edeceksiniz! Bunu kabul ettiniz mi? Ve bu hususta ağır ahdimi üzerinize aldınız mı?" demişti. Onlar: "Kabul ettik" dediler. (Allah da) dedi ki: "Öyleyse şahit olun, ben de sizinle beraber şahit olanlardanım".
 
Dikkatle okuyunuz.
 
Tüm peygamberler (Cin, insan ve melek) 228 bin peygamber... hepsini topluyor Rabbimiz... Buna resulullah da dahil. Çünkü Resulullah da KİTAB ve HİKMET aldı. Yani efendimiz de o 228 bin içinde...
 
Ama biri yukarıda ÜSTTE: Onun adı Misak elçisidir.
 
Doğrulayıcı bir peygamber geldiğinde ona muhakkak inanacak ve ona yardım edeceksiniz! Allah ŞAHİT olun dedi. Kime? Misak elçisine! Ve de Allah da şahit oldu.
 
Allah KENDİ ŞEHADETİ için, HIZIR dışında diğer tüm peygamberlere bir peygamber tayin etti. Ona "Allah gibi diri anlamında YAHYA" dedi. Hızır'ın görevi bitince, o katta (Levh'de) YAHYA peygamber KESİNTİSİZ görevine devam edecektir. Yahya ve İsa'nın (Ayrıca elbette Zekeriya ve Meryem'in) kıssalarını anlatmıştık değil mi? Bu dörtgen çok önemlidir. Bunlar HURİ(İmran)  ailesindendirler. Ayrı bir peygamber kategorisidirler. Yahya bunun için KİTAP almamıştır.
 
> 33 - Gerçekten Allah, Adem'i, Nuh'u, İbrahim soyunu ve İmran soyunu âlemler üzerine seçkin kıldı.
 
Ama ANA KİTABA şahit olmak sözü almıştır-ki tüm kitaplar Levhi Mahfuzdan indirilir. Yahya da bir anlamda Kitaplar kitabını okuyacak olan bir RESUL'dür. Kendisi kitap indirmemiştir ama, tüm kitapların indiği yerin TANIĞI'dır. Hem de Allah adına Vekalet almış bir tanıktır.
  
1. Levh'in tek OKUYANI>>>HIZIR>>>AMA ÖLÜMLÜ>>>>BOŞLUK DOĞMASIN DİYE
2. YAHYA (hiç ölmeyen, hep diri)
 
Zaman içinde barometre gibi ileri geri gidebilmektedir Hızır! Zamanda Zig-Zag çizmektedir. Yani Arş'ın Zeğ-Zağ kesitini kullanabilmektedir. Bu kesit Arş'ın 7 katmanının alemlere (Hiper Uzay vb.) bakan TABANIDIR. Orada bulunan dev “matrix”in (Vefk Kübü) adı Levh-i Mahfuzdur. Hızır sadece bizim evrenle ilgili (ışıyan) bölümlere yani zaman bloklarına girmektedir. Oradan girince-örneğin-beşikte öldürdüğü çağdaki ya da Musa ile buluştuğu ÇAĞA direkt düşmektedir.
 
İşte orası uzay-zaman kapısı (Corn Hole) tüneli görevi yapmaktadır. (11 boyutlu membranın damar/arter gibi yuvarlandığı kuantum evren tüneli) Oradan Hızır DİREKT/dolaysız olarak girmektedir. Yani Levhi Mahfuz'daki bir AYDINLANAN kapıdan içeri girerek, onun SONUÇ ucundan o zamana çıkmaktadır. Buna uzay-zaman yürüyümü diyoruz. Levhi Mahfuz'daki tek TANIK RESUL'dür o... Levh-i Mafuz'a girdiğiniz anda (Bunu Hızır’dan başkası bugüne kadar asla yapamadı.)(Cebrail bile orayı hiç görmedi.) otomatik olarak Levh-i Mahfuz Nefhi Sur (Corn Hole)'a üfler. Oradan dünyadaki seçilmiş uzay-zamanın "SONUÇ ucuna" çıkarsınız. Bu hem zamanda ileri (Zig) hem de zamanda geri (Zag) olarak yapılabilmektedir.
 
Musa'nın HIZIR nedeniyle "geçmiş ve gelecek" zaman turları oldu! Mesela GELECEKTE bir DENİZİ geçeceğini biliyordu. O yeri bulmak için HIZIR'ı aradı. (Balığın canlandığı yer bir işaretti, oradaki kayadan itibaren deniz yarıldı.)

Musa hem katildi hem değildi! (Yuşa öyküsünü bir daha anlatmıyorum.) Musa aynı zamanda kendisinin Nil nehrine bir sepet ile bırakıldığını da biliyordu. (Gördü.) Allah Musa için önemli ayrıcalıklar yaptı. Kitap'ta adı en çok geçen peygamberdir. Yani 27 kere aberasyonu olmuştur.

Tuva vadisinde, Tur dağında, Tabutüssekine'yi alırken, deniz yarılırken ve kendisini NİL nehrinde gördü. Kendisini cinayet işlerken de gördü, cinayetinin silindiğini, öldürdüğü kişinin kendisine genç bir yoldaş olduğunu da gördü.

Allah ilk olarak ona Hızır'ı NİL'de gösterdi. Doğrudan Hızır, VAHYİ getirdi. Çünkü Allah Tabutüssekine içinde Hızır'a "Musa'nın annesine vahyimi götür, kızkardeşine de götür," buyurmuştu.

Levhi Mahfuz LEVHASI olarak bu vahy Musa'nın gerçek annesine ve Musa'nın kızkardeşine OKUTTURULDU: O levhayı kudretiyle yazan ve levhi mahfuz'dan indiren Allah idi. Ama vahyi getiren Cebrail değil; HIZIR idi. Bir tür VAHY MELEĞİ rolü üstlendi Hızır dede...

Hızır, Cebrail'in hiç görmediği, gidemediği levhi Mahfuz'u okuyabiliyor. (Çünkü Misak peygamberidir ve bu normaldir.) Cebrail MİSAK şahidi olamaz; Levhi Mahfuzu görmesi gerekirdi. Sidre'den yukarı gidemediği için Allah, bu konuda HIZIR'ı Misak rasulü olarak atadı. Böylece Hızır Ş A H İ D oldu ve Misak , onun şahitliği üzerine kurgulandı.

Böylece Allah, İNSANIN, melekten Ü S T Ü N olduğunu bir daha tescil etmiş oldu. Allah'tan başka sadece HIZIR Levhi Mahfuz'u gözleriyle gören tek şahittir. Ancak ölümünden sonra YAHYA'da onu görecektir. Şu ana kadar Levhi Mahfuz'u tek gören kulun HIZIR olduğu kesindir. Bu yetki, meleklerin resulü olan CEBRAİL'e bile verilmemiştir. Bu yüzden İNSAN denen Halife, MELEKTEN (elbette cinlerden de) Ü S T Ü N D Ü R !
 
> Musa nın öz annesi de sıradan biri dediniz. Sıradan bir insana vahy yapar mı Allah?

Önemli olan ANNENİN durumu. MERYEM DE ANNE ama sıradan değil, MELEK CEBRAİL GELİYOR ve HAMİLELİĞİİNİ TEMİN EDİYOR! Üstelik Meryem de PEYGAMBER. (Çünkü Allah'ın kelimesi olan=Kelamullah İsa'yı taşıyor.) Ama Musa'nın annesi, ismi bile verilmeyen, normal ilişkide bulunup, normal çocukları doğmuş biri.

Burada HIZIR vahyi getiriyor. (Cebrail vahyetseydi, otomatikman peygamber olacaktı.) Zülkarneyn'e VAHYİN melek veya Hızır ile GÖNDERİLMEDİĞİNİ biliyoruz, Allah'ın türlü türlü VAHY yolları var.

> Sonuçta HİTAP ona olduğu için anlayamadım.

HIZIR'ın sayesinde hitap var. Mesela efendimize Kehf suresini Cebrail getirmemiştir. Çünkü çelişki doğardı. Hızır, Musa ile olan, hatta Zülkarneyn ile olan diyaloglarını BİZZAT YÜZYÜZE yapmadı mı? Mesela demedi mi: "O çocuğu öldürdüm çünkü.." "O gemiyi deldim çünkü.." gibi... Dikkat ediniz burada CEBRAİL'e gerek yok, çünkü, Hızır'ın kendisi o olayların ve diyalog box'ların üreticisi, konuşturucusu...
 
> Abese süresi direkt Allah tarafından verildi.

Evet, Allah, direkt vahy'den ACİZ olmadığını gösterdi. Allah Musa'ya bile "VAHY"i yazarak (Tabletlere ateşle el yazısı ile yazarak) gönderdi. Dediğim gibi, VAHY'in türleri bitmez.

Allah şu hiyerarşiye İMAN etmemizi emrediyor:

1. MESAJ VEREN >>>>>> (Amentü) ALLAH!
2. KURYE DALGA >>> MELEKLER.
3. MESAJIN KENDİSİ >>> KİTAPLAR.
4. MESAJIN ALICISI >>> ELÇİLER.
 
Yani VAHY bu sırayla geliyor.

1. Transmitter
2. Carrier wave
3. Text
4. Receiver

Vahy mekanizması bu AMENTÜ'dür.

1. Mikrofon >>>>>> LEVHİ MAHFUZ!
2. Elektromagnetik carrier waves >>>>>> MELEKLER veya HIZIR veya BAŞKA BİR VAHY mekanizması.
3. VAHYİN KENDİSİ (The Message)
4. Hoperlör (Peygamberler mikrofondan gelen mesajı seslendirirler) vs.

> Amaç vahy mi? getiren mi? (Hızır olsa veya Cibril olsa ne değişir?) Önemli olan ALLAH'ın VAHY değil mi? ARACI buna nasıl extra değer katar?
 
VAHY (Mesaj, tekst) ÜÇÜNCÜ sırada! İKİNCİ SIRADAKİ TEYPTİR/CD'dir; yani kendisi HİÇBİR ŞEY KATMAZ, OLANI TAŞIR! Verici Allah (BİRİNCİ SIRADA), alıcı resulullah (DÖRDÜNCÜ SIRADA), bu böyle bir mekanizmadır işte.. Hiçbir Resul gidip kendi vahyini taaa Allah'ın ağzından alıp getirmez. Bu sıra onun için önemli.

Hans Von AIBERG

No comments:

Post a Comment