20100109

KURAN DAKİ NAMAZ / KUR'AN ve NAMAZ

Kur'an'ın okunması (anlaşılması) namazdan da ÜSTÜNDÜR.
 
Kur'an İLİM ile okunurken NAMAZ kılmak HARAM'dır (bu ayettir)
 
Kur'an'ın ORJİNALİNİ ben oluşturmaya çalışıyorum... Bir daha ceylan derisi, pişmiş kil vs. üzerinde Kur'an'ı bulamayacaksın. Kur’an bir İLİMDİR ve ilim adamı onun ORİJİNALİNİ Allah'ımızın digital ve 19 bazlı sistemi ile YENİDEN inşa edebilir. Yani pirinç ve bulgur ayıklanabilir YENİDEN...
 
Namaz kılmak HERŞEY değildir...
Namaz kılmazsak GÜNAHTIR. Ama Namaz kılarsak da HİÇBİR SEVABI yoktur. Yani Namaz borçtur, kredi borcudur ÖDENECEKTİR. Bizim dışımızdaki Müslümanların kendileri namaz kıldığı için Cennet'i tapulamışlardır. Oysa kıldıkları ve kıldığımız hiç bir namazın sanıldığı gibi sevabı yoktur.
 
Yani askere gitmek her milliyetçinin borcudur. Bunun için MADALYA verilmez... Üstün bir başarıda (gecenin bir yerine kalkıp kıldığınız fazladan namazda) MADALYA vardır.
 
Namaz KILINACAK Allah'ın emridir. Ama SEVAB beklemeyin. Sevab rızası için namaz kılan bizden değil. Biliniz ki namazınız "Borcunuzu silmektedir"
 
Bunun için bir SEVAB beklemeyin diyorum. (Ne tuhaftır ki SEVAB olan namaz, gece kalkıp kıldığınız namaz) Sizin FARZ namazlarınızın SEVABI SIFIR. Çünkü onun karşılığı en baştan verilmiş CENNET...
 
Daha sevab mı bekliyorsunuz? Bekliyorsanız çok ayıp ediyorsunuz... Namaz sevab ve Cennet rızası için de kılınmaz, namaz ALLAH Rızası için kılınır Hanifcanlarım...
 
Eğer bu üç vakit x 2 rekat namazı kılmıyorsanız/kılmıyorsam
ÇOK BÜYÜK bir GÜNAH’tır
 
Bir günün bin yıl olduğu o mahşerde bir gün değil,
YÜZ YIL bekletilebilirsiniz maazallah.
 
Kıldığınız namazı göstermeyin, reklam etmeyin ve ona SEVAB da beklemeyin... Aksi halde ÖTEKİ  (Ali İmran 116-119'daki) Müslüman kardeşlerimize döneriz. Gösteriş için namaz kılan MAUNcılara döneriz...
 
Onların tek silahı şudur: "BİZ 5 Vakit namaz kılıyoruz" İşte dünyayı bunun üzerine kurmuşlar KAİDE bu. Acı olan şu: Biz bu namaz kılan dostlarımızı SEVİYORUZ ama onlar BİZİ sevmiyor.
 
Ali İmran:
116. Küfredenleri, kesinlikle ne malları ne de çocukları Allah'tan kurtaramayacaktır. Onlar, cehennemin sakinleridirler ve hep orada kalacaklardır.
117. Bu dünya hayatında yapmakta oldukları harcamaların durumu, kendilerine zulmeden bir kavmin ekinlerine isabet edip onu mahveden kavurucu soğuk bir rüzgara benzer. Allah, onlara haksızlık etmemişti, fakat onlar kendilerine zulmediyorlardı.
118. Ey iman edenler, sizden olmayanları dost edinmeyin; onlar, sizi şaşırtmakta kusur etmezler, sıkıntıya düşmenizi arzu ederler. Baksana, öfkeleri ağızlarından taşmaktadır; sinelerinin gizledikleri ise daha büyüktür. Eğer düşünürseniz, sizlere ayetleri açıkça bildirdik.
119. Sizler öyle kimselersiniz ki, onları seversiniz, onlar ise, bütün kitaba inandığınız halde sizi sevmezler. Sizinle karşılaştıklarında : "Biz inandık?" derler. Yalnız kaldıklarında ise size olan kinlerinden aleyhinizde parmaklarını ısırırlar. De ki: "Kininizle geberin!" Allah, kesinlikle bütün sinelerin özünü bilir.
 
"Ey iman edenler (104+110+114) sizden olmayanları (116-119) dost edinmeyin;"
 
"Onlar, sizi şaşırtmakta kusur etmezler, sıkıntıya düşmenizi arzu ederler. Baksana, öfkeleri ağızlarından taşmaktadır; sinelerinin gizledikleri ise daha büyüktür. Eğer düşünürseniz, sizlere ayetleri açıkça bildirdik."
 
"sizler öyle kimselersiniz ki, onları seversiniz, onlar ise, BÜTÜN KİTABA inandığınız halde sizi sevmezler"
 
Onlar bizi SEVMEZ, biz onları seviyoruz...
 
Onlar, cuma namazındaki bildiğimiz ve sevdiğimiz cemaat, bayram namazında bayramlaştığımız cemaat. Şu bizim semt caminin tatlı imamı ve arkadaşımız müezzin, o genç adam... Şu ağır ağır camiye giden bastonuna yaslanmış, beş vakit namazını hiç kaçırmayan ve İmam hatip öğrencisi genç... Orada ilim-irfan CENNET satın alıyor... Arapça Kur'an okumayı öğreniyor. Bundan büyük bir sevab daha var mı? Hayırlı baba oğlunu böyle okullara gönderir ve orada Sünnet mezhebininin tüm cennet güzellikleri öğretilir.
 
Pamuk annem... O aksaçlı annem... Onu çok seviyorum... Mevlit okuttuğunda bana kızdı: "Sen Resullullah düşmanı mısın? Ben seni böyle mi terbiye ettim?" Pamuk annem devam etti: "Beş vakit namaz kılmazsan sütümü helal etmem"
 
Ben bu saydıklarımın hepsini GERÇEKTEN seviyorum.
Biliyorum ki o içimizdeki insanları siz de GERÇEKTEN seviyorsunuz...
Ama onlar bizi GERÇEKTEN seviyorlar mı?
 
Hanif'im dedim... İl müftüsü şöyle diyor: "Profesör, Haniflik taa İbrahim dönemindeki eski ve tedavülden kalkmış din..." (Herhalde sabiilik ile karştırıyordu) Değil dedim, GELECEĞİN dini dedim. Beni SEVMEDİĞİNİ anladım, gidip dedikodu etti: "Bu dönme Hans, mezhebimizi bozmaya gelmiş" Herkes umacı gibi kaçtı benden.
 
Bir şey itiraf ediyorum: Ayete rağmen ben ONLARI ÇOK SEVİYORUM. Onlar içimizden birileri... Hatta pamuk annem... Nasıl sevmem ki? Müftüyü de seviyorum ama beni sevmiyorlar. Yemin ederim beni ve ben gibi düşünenleri sevmiyorlar.
 
 
Hans Von AIBERG
 

No comments:

Post a Comment