NAMAZ İÇİNDE farz olan kıraat. (Kur'an'dan ayet) İki rekat x 3 vakit işine gelen en kolayı fakat KUR'AN'DAN olanı okumak... Amin bile dememek. Amin Kur'an’da hiç bir yerde geçmez. Namaz sonrası Resulullah Amin demiştir ve dedirtmiştir. Hem de NAMAZ dışındaki Fatihalarda topluca Amin demiştir ve dedirtmiştir.
Namaz dışında Amin'i ilk kullanan da Hz. İbrahim atamızdır. Fakat namaz içindeki Fatiha'ya amin demek (ayet olsaydı bozmazdı) namazı bozar. Diyelim birinci rekatta bozulmadı ama ikinci rekatta ikinci kez amin dediğinde NAMAZ iade ediliyor sahibine... Yani iki kez hata yapılmıyor. Hele ki, topluca namazda "Amiiiin" diye bağırıyoruz. Eyvah !
Babalarımız, annelerimiz, vs. biz onları çok seviyoruz. Bu ata dini... Hindular da, budistler de öyle. Mesela budistler ellerinde bir çan gezerler. (Bu da onların AMİN'i) Gerçekten AMİN demek. (Om mani padme hum derler) Yani bizim de amin dememiz bir tür ÇAN çıngırak çalmak değil mi? “Amin”i kullanın, 24 saat kullanın fakat, 6 rekat namaz içinde kullanmayın. 6 rekat içinde “Amin” yok. Amin diye bir ayet yok.
“Rabbena Atina”, “Rabbenağfirli”, ”Ettihıyyatü”, “Kunut Duaları”, “Allahülle Salli”, en başta Sübhaneke denen afet yoktur. “Semiallahü limen Hamideh”, “Rabbena Lekel Hamd”... Bunlar AYET DEĞİL, ilahi, şiir vb. Ben tamamını NAMAZ DIŞINDA okuyorum.
“Allahülle Salli”yi namaz bitince okuyorum. Çünkü ilahidir, şiirdir AYET değildir. Zaten ayet olmayanı oraya koyduğunda ikinci bir hata daha var: "Allahümme saalli ala.........Muhammed” dediğinde bu ayet olmadığından Resulullah'ı Allah'ın NAMAZI içine monte ederiz ve ŞİRK koşmuş oluruz.
NAMAZ SADECE ALLAH'a matuftur.
Tek mercii Allah'tır.
Resullullah'a ait kasideleri, naat ve şiirleri korsak, bu kuralı çiğnemiş oluruz. O zaman biri çıkar ve der ki, Süleyman Çelebi'nin mevlidinden "Şefaat Ya Resulullah.... Amine hatun...”,vb ekler...
Resulullah'ın ANNE ve BABASI MÜSLÜMAN DEĞİLLERDİ.
Bunu unutmayınız. Resullullah doğmadan önce vefat eden babası nasıl Müslüman olur? 40 yaşına gelmeden önce ölen annesi Amina hatun nasıl MÜSLÜMAN olur? Ve nasıl MELEKLER SAF SAF GÖKTEN İNERLER? Kabeyi tavaf ederler? Ve Amina hanım'a "Ol nurdanesi...dürdanasi" Resulullah'ı anlatırlar?
"Hans Aiberg İbrahim'i seviyor, Muhammed’i sevmiyor"
İbrahim milletimin babası (Atatürk gibi)
Resulullah ise onun bana emanet ettiği en son oğlu.
Ben her zaman dedim: “Resulullah efendimizin tırnağına kurban olurum”
Efendimi sevmediğimi nereden çıkardı bazıları?
Ben Muhammedül Emin olmak ve “Üsvei Hasene” denen en yüksek ahlak ile ahlaklanmak için RESULULLAH'ın yolundayım... Selavat getirmekten bıkmadan onu anarım.
Yalnız anlaşalım: Ben Kur'an'daki Resulullah'ımın tırnağına kurban olurum. Hadis diye bana yutturulan martavallardaki SÜFYANİ tipli sahte Muhammed'in değil!!! Muaviye almış babasını "Muhammed" diye rötuş yapmış bize yutturuyor.
Benim efendim Hz. Muhammed (sas)dir, Ebu süfyan denen can düşmanıyla tipleme yapılmış kişi değil. Ebu Süfyan ABESE suresindeki, Ebu Süfyan Hucurat 14'deki "Eslemna" diyen alçak... Ruhumuza girdiler ve onların uydurduğu herşeyi biz SÜNNET diye aldık...
Ebu Süfyan "Semiallahü limen hamideh" dedi, oğlu Muaviye Rabbena Lekel Hamd dedi ve NAMAZA girdi. (Namazda Kur'an dışı HİÇBİRŞEY OKUMAYIN/ bozulur) Sübhaneke bölük-pörçük ayetlerden karılmış bir ilahidir. Ayetlerin kelimeleriyle oynamak ÇOK TEHLİKELİDİR.
Namazın 12 farzı vardır.
Bunlardan biri de “Kıraat”tır. Kıraaat="Kur'an'dan KOLAYINIZA GELENİ NAMAZI İKAME ETTİĞİNİZDE OKUYUNUZ" emri=Farzıdır. Kur'an'dan diyor Rabb’im. Sübhaneke nereden?, Ettehıyyatü? Ben de istersen Yunus Emre'den ya da Necip Fazıl'dan dizeler okuyayım namazda... 12 farzdan birisi (içindeki farzdır ve namaz içindeki farzları yapmazsan namazın yüzüne çarpılır) KIRAAT olup, başka ayetlerdeki adı “NAMAZI DOSDOĞRU kılınız" biçiminde geçer.
Kur'an'daki namaz şudur:
Günün iki tarafında (öğlenin iki yanında), bir de gecenin tamamında namaz kılmaktır... İkişer rekat namaz kılmaktır. (farzlar 2 rekat x üç vakittir) Abdest (namaz, güsul ya da teyemmüm ) alınır.
Teyemmüm hiçbir çaresi olmayan, yıkanamayan, üstünü başını değiştiremeyen, savaşan vb. insan için LİBERO ve jokerdir. İsterseniz foseptiğin içine düşün ve tanınmaz biçimde çıkın, teyemmüm sizi TEMİZLER ve suyu ilk gördüğünüz anda teyemmüm şartı ortadan kalkar. (evinizdeki rahat sudan, musluktan söz ediyorum)
Kar-yağmur çamurda, ayazda, ve RAHAT olmadığınız bir yerde su olsa bile SU terkedilir, TEYEMMÜM alınır.
Teyemmümün anlamı şudur: "NAMAZ VAKTİ ÇIKIYORSA ve ben yanlışlıkla LAĞIMA düşsem bile" su olsun olmasın önce teyemmüm alınır ve VAKTİ KAÇIRMAM. (Mezheb imamları tam tersine Müslüman gençleri boy abdestsiz gezmeye zorluyorlar, "Su varken teyemmüm alınmaz" diye inanılmaz bir KAFİRLİK yapıyorlar)
Teyemmümün anlamı NAMAZIN KAÇMAMASI İÇİN SON ÇAREDİR.
Oysa imamlar sizlere namazı kaçırmanız için çabalıyorlar.
İÇKİLİYKEN NAMAZ KILINABİLİR. İçki ve uyuşturucu namaz kılmaya ENGEL değildir. Sarhoşken ise kılınamaz. Günahtır. İçkili olmak başka sarhoş olmak başkadır. İçki bile NAMAZA ENGEL değil. Haydi uyanın Hanifcandaşlar.
Yine ayet diyor ki: İçki içmek de, günah işlemek de bizi Allâh'ın kulu olmaktan çıkaramaz. Biz Allah'ın kuluyuz ve YARATILIŞIMIZ BU TEMEL üzerine kuruludur! Biz tuvalete çıkınca ALLAH'ın bizi terk edip gittiğini mi sanıyoruz? Öncelikle TEYEMMÜM jokerini kullanınız...
1200 yıldır bunu bize unutturdular. İnsanları boyabdestsiz gezdirdiler, namazdan alıkoydular. Bunları da MEZHEBLER adına yaptılar. Teyemmüm için "Su görününce bozulur" dediler.
Hanbel diyor ki: "Dudak ıslatacak kadar su gören kişinin teyemmümü bozulur" ve aynı hergele diyor ki: "Teyemmüm ile kılınan namaz geçerli değildir. Ancak su bulup da gerçek abdest alınca ve namaz KAZA edilirse o namaz olur”
Oysa Kur'an'da bir tek kelime bile yoktur: “Namazı KAZA ediniz” diye. İmamı Azam ve İmam Malik bile gerçek kendi kitaplarında NAMAZI kaza ettirmezler. Çünkü namaz kaçtı mı kaçtı bir şeydir... Asla yerine konamaz (Ekıyme=Yerine koymak, ikame etmek)
Bize Cuma'yı tatil yaptıranlar, namazı kaza ediniz diyenler, üç vakiti 5 yapıp, alkollüyken namaz kılmaya bile izin olduğu halde, "İÇKİ HARAMDIR" diyerek dinden çıkanlara yuh olsun! Arapça bir tek HARAM vardır=”Harema”, “Hurrema” diye geçer.
O zaman namazı basitçe anlatalım:
Sabahtan öğlene kadar olan namazın adı SABAH namazı,
öğlenden akşama olan namazın adı ÖĞLEN namazıdır.
Bunlara niyet edeceksiniz.
Bir de tüm gece için "GECE" namazı var
(akşam ve yatsı diye sakın ayırmayın! Yatsı ve ikindi namazı Kur'an'da yoktur. Vardır diyen dinden çıkar, Kur'an'ı inkâr etmiş olur)
Niyet ardından İLK tekbir (Allahuekber),
sonra Euzü Besmele ve bir ayet (Alak ya da Fatiha vb.)
Fatiha okudunuz ise ve namazda iseniz asla (hele sesli) “AMİN” demeyiniz. Amin denen Fatiha, NAMAZ içinde değil, dışında. Mesela şimdi şu an ben okuyorum ve “Amin” diyorum (gerçekten okudum), ama namaz içinde okuyorsam “AMİN” diyemem. “Amin” ayetten değildir, namazı bozar. Kıraat şartına terstir. Tabii en başta Sübhaneke de okunmayacak. (Namaz bitince okuyunuz. Ben bile okuyorum. NAMAZ İÇİNDE OLMAZ)
Sonra Tekbir ile Rüku’ya gidip bir ya da üç kez “Sübhanallah” diyebilirsiniz
Sübhane Rabbiyel Ala ve Azim Resulullah'ın gerçek sünnetlerindendir. Dileyen okur. Ben “Sübhanallah” diyorum 3 kez, bazen bir kez, bazen yedi kez.
Rüku’dan (Eğilişten) doğrulunca “Allahüekber” diyor ve Secde’ye gidiyoruz
(“Semiallahü Limen Hamideh” ve “Rabbena Lekel Hamd”ları namaz dışında söyleyiniz, içinde sakın okumayınız)
Secde iki kez yapılır.
İkinci rekattan sonraki OTURUŞTA (Ka'de), bir de zammı sure (ek sure okumak) SÜNNETTİR. Resulullah oturuşta bunu yapmıştır. (Siyerler)
Ayakta mesela Fatiha okudunsa, oturuşta zammı sure okuyacaksınız. Zaten imamlar da bunun farkında: 4 Rekata çıkarılan farzların son iki rekatında FATİHA’DAN sonra ZAMMI SURE YOKTUR. Yani bize yapılan Yezid üçkağıtçılıkları oradan da bellidir.
Bunlar, Subhanallah kategorisindendirler ama ben sadece SUBHANALLAH dedim ve diyorum. Dileyen bunu yapar. Çünkü asıl olan Allah'ın TESBİHİ=Subhanallah denmesidir. Subh=Tesbih Namaz dışındaki namaz olmayan bir İBADET'tir. Yani Allah'ı günün belli dilimlerinde, yanüstü, sırtüstü, yüzüstü tesbih etmek hamd etmek ve zikretmek bunlardandır.
“Subhanallah” tüm meleklerin TEK ZİKRİDİR,
inanılmaz bir NİMETTİR “Subhanallah” demek...
Hans Von AIBERG
No comments:
Post a Comment